Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasını taşıyan karar ile Türkiye Cumhuriyeti, İstanbul Sözleşmesi'nden ayrıldı ve karar, 31.429 sayılı Resmi Gazetede 3.718 numaralı karar sayısı olarak 20 mart 2021 tarihinde yayınlandı. Karar, 19 Mart 2021 tarihinde alındı.
İmzalandığı günden bu yana üzerinde tartışmaların bitmediği ve İstanbul'da imzalandığı için "İstanbul Sözleşmesi" olarak anılan ancak gerçek adı "Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile içi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi" olan anlaşma dün itibarıyla Türkiye'nin gündeminden resmen kaldırıldı.
TuvART Haber, ilgili sözleşme metninin tamamını inceleyerek web sitesi olmadığı ve sosyal medya üzerinden yaptığı yayınlarda "Bu bahane ile evlere sokulacak olan Avrupa'dan yetkili organların tehlikeli olduğu"nu açıklamıştı.
TuvART Haber, aynı inceleme açıklamasında "Kadının zaten Türkiye Cumhuriyeti temel ilkelerinde önemli bir yere sahip olduğu ve bu yeri korumayı başarmanın yeterli bir çalışma olacağı ve haricen sözleşmelerin imzalanmasının aslında kanunla çeliştiğini" de belirtmişti.
Yıllar sonra gelinen noktada "Kadına ve çocuklara yönelik gerek aile içindeki gerekse aile dışında maruz kaldıkları şiddetin yasal güçlendirmeyle çözülebileceği" kararı devlet tarafından netleştirilmiştir.
Sözleşmede adı geçen Avrupa'dan destekli ve devlet üstü organların olağanüstü yetkileri, basında hiçbir zaman konuşulmadı.
Bugün de bu maddeler üzerinde durmak yerine çerçevenin sadece kadın ile ilgili olması elbette uluslararası polemikten kaçınmanın bir yoludur.
Resmi Gazetede yayınlanan metin :
"Türkiye Cumhuriyeti adına 11/5/2011 tarihinde imzalanan ve 10/2/2012 tarihli ve 2012/2816 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile onaylanan Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi'nin Türkiye Cumhuriyeti bakımından feshedilmesine, 9 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 3'üncü maddesi gereğince karar verilmiştir."
Devlet Üst Düzey Sorumlularından Açıklamalar
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesinden çekilmesine yönelik açıklamada şunları söyledi:
"Türk kadınının toplum içindeki itibar ve saygınlığını layık olduğu seviyelere çıkartmak adına verdiğimiz samimi mücadeleyi, geleneksel toplumsal dokumuzu da muhafaza ederek daha ileri noktalara taşımak azmindeyiz. Bu yüce gaye için de çareyi dışarılarda aramaya, başkalarını taklit etmeye gerek yoktur. Çözüm bizatihi gelenek ve göreneklerimizde, özümüzde mevcuttur."
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, "Bizim için kadına yönelik şiddetle mücadele, bir insan hakları mücadelesidir. Bu anlayışla aileyi ve toplumsal dokumuzu koruyoruz." dedi.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk da yaptığı basın açıklmasında kadın haklarının teminatının anayasa başta olmak üzere iç mevzuattaki düzenlemeler olduğunu belirtti.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada yakın zamanda aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadelede atılan tüm adımların olumlu sonuçlarının alınacağını belirtti.
Comments