Kıbrıs'ta Gezilecek Yerler

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), her mevsimde Türkiye'den yoğun ziyaretçi alıyor. Hemen hemen herkesin fikir birliği ettiği Kıbrıs'ta gezilecek yerler kısaca şöyle.

Salamis Antik Kenti Tunç Çağı’nda Gazimağusa'nın kuzeyinde Tefkros tarafından kurulan antik Salamis şehri, M.Ö. 11. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Salamis Antik Kenti 1952-1974 yılları arasındaki kazılarda keşfedilmiştir ve Kuzey Kıbrıs’ta ziyaret edilecek yerler arasında ilk sırada gelmektedir. Antik kenti ziyaret ederken görülebilecek spor salonu, hamam, forum ve agora kalıntıları Roma Dönemi'nden kalmadır.

Girne Limanı Girne, antik limanı ve hemen yanındaki kalesi ile dikkatleri üzerine çekmektedir. Şehir merkezinde at nalı şeklinde kurulmuş Girne Limanı, Girne’de ilk görülmesi gereken yerlerdendir. Limandaki yatlar ve renkli balıkçı tekneleri, yerlilerin ve yabancı turistlerin de favorisidir. Limanın etrafındaki restoran ve barlar; Venedik yerleşimlerinden olan harnup ambarlarından dönüştürülmüştür.

Girne Kalesi Girne Limanı'nın yanındaki Girne Kalesi, farklı yapı tarzlarını bir araya getiriyor. Venedik Kalesi duvarlarının ardında St. George Kilisesi, kraliyet daireleri, Bizans Şapeli ve Fransız zindanları yer alıyor. Batık Gemi Müzesi’nde bulunan geminin de, M.Ö. 389 yıllarında battığı ve denizin dibinden kurtarılan en eski gemi olduğu tahmin ediliyor.

Batık Gemi Müzesi Girne Kalesi içinde yer alan Batık Gemi Müzesi, tahminen M.Ö. 389 yıllarında Girne’de batan bir yük gemisine ev sahipliği yapıyor. 1965 yılında denizin 30 metre derinliğinde yerel bir dalgıç tarafından keşfedilen geminin enkazı, 1967-1969 yılları arasında Pennsylvania Üniversitesi bünyesindeki deniz arkeologları tarafından çıkarıldı.

Bellapais Manastırı Ortaçağ’a ait Bellapais Manastırı, Girne'nin doğusunda Beşparmak Dağları’nın eteklerinde yer almaktadır. Benzersiz bir gotik mimariye sahip olmasıyla ve şaşırtıcı manzarasıyla turistleri büyülemektedir. 1953-1956 yılları arasında Bellapais Köyü'nde manastırın yanındaki evde yaşayan ve burada yaşarken yazdığı "Acı Limonlar" kitabında manastırlara olan hayranlığını dile getiren yazar Lawrence Durrell’in evi de ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.

Saint Hilarion Kalesi Beşparmak Dağları'ndaki üç kaleden biri olan St. Hilarion Kalesi; deniz seviyesinden 700 metre yükseklikte yer almaktadır. 10. yüzyılda Kudüs'ten Kıbrıs'a göç eden ve son yıllarını burada dua ederek geçiren bir azizin adını taşıyan manastır ve kilise, kaleye eklenmiştir. Ünlü Walt Disney’in, "Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler" çizgi filmindeki kaleyi, St. Hilarion Kalesi’nden esinlenerek yaptığı söylenmektedir.

Büyük Han 1572-1579 yılları arasında, Bursa’nın Koza Han’ından esinlenerek kare planlı ve iki katlı olarak inşa edilen Büyük Han, sadece Lefkoşa’nın değil, Osmanlı mimarisinin de en önemli eserlerinden biridir. 68 odadan oluşan Han’ın zemin katındaki odalar eskiden ticari dükkân olarak, üst katındaki odalar ise otel odası olarak kullanılmıştır. Günümüzde ise el sanatları ile hediyelik eşyaların satıldığı bir mekân olarak değerlendiriliyor.

Karpaz Yarımadası ve Apostolos Andreas Manastırı İngilizlerin ‘Panhandle’ olarak adlandırdığı Karpaz Yarımadası, Kıbrıs’ın kuzey doğusunda zamanın durduğu toprak bir yerdir. Karpaz, eşsiz doğasıyla olduğu kadar eşekleri ile de ünlüdür. Karpaz sahilleri kilometrelerce uzanmaktadır. Yarımadanın en ucunda, mucize işçi St. Andrew’e adanmış Apostolos Andreas Manastırı bulunmaktadır. Bölgedeki antik kentler, bazilikalar, kalıntılar ve mezarlar da keşfedilmeyi beklemektedir.

Mavi Köşk (Blue Mansion) Kıbrıslı Rum girişimci ve gizemli Byron Pavlides tarafından 1973 yılında yaptırılan Mavi Köşk; Yunan, İtalyan, Türk ve Doğu Akdeniz mimarisini temsil eden iki katlı bir villa olup, 16 odaya sahiptir. Zamanının en güncel yapı teknikleri kullanılarak inşa edilen villada, evden sığınaklara giden 2 gizli tünel vardır. Burayı ilginç kılan ise; odaları ve bina hakkındaki gizem ve efsanelerdir.

Gazimağusa Kaleiçi Günümüzde Lala Mustafa Paşa Camii olarak kullanılan St. Nicholas Kathedrali buranın gözdesidir. Kaleiçi’nin kalın, ağır Venedik duvarlarının özellikle denize doğru olan ve Deniz Kapısı’nı çevreleyen bölümünde yürüyüş yolları bulunmaktadır. Deniz Kapısı yakınında bulunan St. Mark’ın aslan heykeli ve yakınlardaki Othello Kalesi, adını Shakespeare'e borçludur. Şehrin ortasında trafiğe kapalı sokaklarda dükkanlar, restoran ve kafeler de mevcuttur.

Kantara Kalesi Girne Dağları’nın en doğusunda yer alan Kantara Kalesi, deniz seviyesinden 700 metre yüksekliktedir ve kuzey kıyı şeridine, Mesarya Ovası’na, Karpaz Yarımadası’na yukarıdan bakması nedeniyle kaleye stratejik avantajlar sağlamaktadır. 100 yıl öncesinde üst katların yok olmasına rağmen, alt katlardaki bekçi evi, Castellan’ın daireleri, barakalar, kalenin batı tarafındaki geniş depo alanları ve derin sarnıçlar hala ayaktadır. Daha fazla kalıntı görmek ve her köşede enfes bir manzarayla karşılaşmak için çevre duvarları takip etmeniz gerekmektedir. Efsaneye göre, 101 odadan oluşan Kantara Kalesi’nde 101. odayı bulan kişi cennete gidecektir. Uzun oklarla silahlanan okçuların düşmana ateş ettikleri ve kendilerini korumaya aldıkları uzun ok yarıklarıyla donatılan Kuzeydoğu Kulesi de kaçırılmaması gereken bölümlerden biridir.

St. Barnabas Manastırı Gazimağusa’daki Tuzla Köyü yakınlarında bulunan St. Barnabas Manastırı, 477 yılında Bizans imparatoru Zeno tarafından yaptırılmıştır ve Salamis Nekropolü’nün batı ucunda, Kraliyet Mezarları’nın yakınında bulunan Apostle Barnabas mezarının da yanındadır. Antik Salamis’te yaşayan Barnabas, MS. 45’li yıllarda Kıbrıs’ın tamamında, özellikle de Salamis çevresinde İncil’i yaymıştır.

İnşa edildikten 2 yüzyıl sonra saldırılar nedeniyle yıkılan St. Barnabas Manastırı’ndan günümüze yapının temeli ulaşmıştır. Günümüzdeki St. Barnabas Manastırı, 1750 yılından kalmadır. Şu an İkon Müzesi ve Arkeoloji Müzesi olmak üzere 2 müzeden oluşmaktadır. Arkeoloji Müzesi, özellikle Salamis arkeolojik alanındaki antik el yapımı eşyalar üzerine yoğunlaşmaktadır. İkon Müzesi’nde ise St. Barnabas Manastırı dâhil olmak üzere Gazimaağusa’da 18.yy’dan kalan kiliselerden toplanan çeşitli ikonlar sergilenmektedir.

Namık Kemal Zindanı Oyun yazarı ve şair Namık Kemal’in, Osmanlı padişahlarını eleştirdiği bir oyunundan dolayı Kıbrıs’a sürgüne gönderildiği ve 38 ay boyunca hapsedildiği Namık Kemal Zindanı, Venedik Sarayı’nın avlusunda yer almaktadır. Kesme taşlarla inşa edilen zindanın zemin katında, sarayın avlusuna açılan bir kapı ve demir parmaklıklı küçük bir pencere bulunmaktadır. Sadece iki pencereye sahip zindanın bir üst katında Namık Kemal’e ait belgeler sergilenmektedir ve buraya yine kesme taştan yapılan dik bir merdiven ile çıkılmaktadır.

Vuni Sarayı ve Harabeleri Vuni Sarayı; Gemikonağı’nın 9 km. batısında, deniz seviyesinden 250 m. yüksekte, Soli Antik Kenti'nin doğusundaki yüksek bir tepede yer almaktadır. MÖ. 500 yıllarında Soli şehrini kontrol altına alabilmek için inşa edilen saray, merkez avlunun üç yanına dizilmiş toplam 137 odadan oluşmaktadır ve MÖ. 380 yılında bir ateşle yerle bir edilene kadar da Soli halkına ev sahipliği yapmıştır. Vuni Sarayı’ndan günümüze; girişi, konut odaları, sütunlu avlusu, mutfak avlusu, sarnıcı, tahıl ambarları, banyoları, oturma odaları ve ofisleri kalmıştır.

Güzelyurt (Omorfo) Arkeoloji Müzesi ve Doğal Tarihi St. Mamas Manastırı’nın yanındaki müze, Güzelyurt piskoposunun eski sarayında bulunmaktadır. Müzenin zemin katında doğal tarih, jeolojik örneklerin olduğu alanlar, doldurulmuş balık heykelleri, memeliler ve Kıbrıs'a özgü kuşlar sergilenmektedir. Müzenin üst katında ise, Neolitik ve Tunç Çağı’na ait arkeolojik bölüm yer almaktadır. İkinci ve üçüncü odalarda da Tumba Tou Skuru yerleşimine ait bulgular mevcuttur.

Altın Kumsal Altın Kumsal; açık mavi denizi, adı gibi altın rengindeki kumlu sahili ile Akdeniz'in el değmemiş plajlarından biri olarak ve Karpaz Yarımadası boyunca 2 km. uzanarak, sahil kenarında yürüyüş yapma ve masmavi sularda serinleme imkânı sunuyor.

Long Beach Gazimağusa ile Boğaz Köyü arasında yer alan, Mağusa’ya 10 dakikalık sürüş mesafesinde bulunan Long Beach, 3 km'den fazla alana yayılmaktadır. Sahil şeridindeki uzun kıyısı, altın kumu, berrak denizi sayesinde Kuzey Kıbrıs'ın en popüler plajları arasında yer almaktadır ve yakın zamanda yeni yürüme ile bisiklet yolu, çocuk oyun alanı, yetişkinler için açık spor aletleri eklenerek keyifli bir vakit geçirme alanına dönüştürülmüştür. Yapılabilecek çeşitli aktivitelerin içinde rüzgâr sörfü, yamaç paraşütü, tüplü dalış bulunmaktadır.

Glapsides Plajı Gaziağusa’da kıyı şeridi boyunca kilometrelerce uzanan halka açık Glapsides Plajı, tertemiz bir denize ve bembeyaz bir kumsala sahiptir. Sığ, sakin denizi ile çocuklar için de uygundur. Plajda şezlong, duş, restoran, jet ski ile pedallı tekneler bulunmaktadır.